Kanada’daki Ottawa Üniversitesi Aile Hekimliği Bölümü tarafından yapılan bir inceleme, erkeklerin doktorlarıyla prostat kanseri taraması hakkında konuşurken tercih ettikleri iletişim biçimini anlamak adına gerçekleştirildi. Araştırmacılar, toplam 29 çalışmayı analiz etti ve dört ana tema belirledi: erkeklerin doktorlarının sıradan bir dil kullanmasını tercih ettiği; daha fazla bilgi istedikleri; doktorlarından prostat kanserini açıklamak için yeterli zaman ayırmasını istedikleri; doktorlarıyla güvenilir ve saygılı bir ilişki istedikleri. Araştırmada, tarama hakkında konuşmayı engelleyen üç ek tema bulundu: prostat kanseri taramasını sürdürmeye karar vermiş erkekler; sağlığına pasif yaklaşan erkekler; prostat kanseri taramasından bahsederken sağlıklarının tehdit altında olduğunu hissedenler. Ayrıca, bazı siyahi erkeklerin tıbbi etkileşimleri etkileyen ırkçılıkla karşı karşıya olduğu bulundu. Yazarlar, erkeklerin iletişim tercihlerini desteklemek ve prostat kanseri taraması hakkındaki önyargıları ele almak için stratejiler tartışıyor.
Prostat kanseri, erkeklerde en sık teşhis edilen kanser türüdür ve kansere bağlı ölüm nedenlerinde üçüncü sıradadır. Ancak, hastalığın 5 yıllık sağkalım oranı %91’dir ve 1995’ten bu yana prostat kanserine bağlı ölümler %50 azalmıştır. Prostat kanseri taramaları, ölümleri azaltabilir; fakat, yanlış pozitif sonuçlardan dolayı gereksiz tedavi riskleri de bulunmaktadır. Dolayısıyla, 55-69 yaş arası erkekler için prostat kanseri taramalarının risk ve faydaları nedeniyle, ABD Önleyici Hizmetler Görev Gücü bireye özgü danışmanlık ve karar verme sürecinin paylaşılması gerektiğini belirtmiştir.
Bu çalışma; erkeklerin başarılı bir prostat kanseri riski tartışması için önemli olduğunu belirttiği dört ana temayı belirlemiştir: herkesin anlayabileceği bir dilin kullanılması; bilgilendirilen kararlar verebilmek için dengeli ve kapsamlı bilgiye sahip olunması; yararlı bir tartışma yapabilmek için yeterli zaman ayrılması; saygılı ve güvenilir bir ilişkinin paylaşılması.