Galway Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, bağırsak kanserinde hücre etkileşimlerini inceleyerek, vücudun ve ilaç tedavilerinin hastalıkla mücadele etme biçimini geliştirecek yenilikçi stratejiler belirledi. Bağırsak kanseri, dünya çapında önde gelen bir ölüm nedeni olup, gelişmekte olan ülkelerde ve genç insanlarda görülme sıklığı artmaktadır. İrlanda’da her yıl 2.500’den fazla yeni bağırsak kanseri vakası teşhis edilmekte ve ileri hastalık evresindeki hastalar için sınırlı tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Araştırma, Galway Üniversitesi ile birlikte VUB, Belçika; Palleon Pharmaceuticals, Boston, ABD; CÚRAM, Galway Üniversitesi’nde bulunan SFI Araştırma Merkezi; Glasgow Beatson Kanser Araştırma Enstitüsü ve Queen’s University Belfast tarafından yürütüldü.
Araştırmanın Odak Noktası
Bağırsak kanseri hastalarının yaklaşık %25’inde, kanser hücrelerine yakın bir yerde bulunan ve kanser destekleyici bir hücre türü olan stromal hücrelerin yoğunluğu yüksektir ve bu hastalar tedavi edilmesi en zor olanlardır. Stromal hücreler, tümör büyümesini teşvik eden bir dizi yöntem kullanarak bağışıklık hücresi tepkilerini inhibe eder veya bastırır. Araştırmacılar, stromal hücre yüzeyinde ifade edilen şeker kaplı moleküllerin bağışıklık T hücrelerinin yüzeyinde ifade edilen spesifik protein reseptörlerine bağlandığı stromal hücre bağışıklık baskılama mekanizmasını inceledi.
Araştırmanın Buldukları
Araştırmacılar, stromal hücrelerin, bağırsak kanseri hücreleri tarafından salınan iltihaplı moleküllere maruz kaldığında, yüzeylerinde daha fazla sialoglikan (veya sialik asit) ifade ettiğini keşfetti. Sialik asitler, Siglec adı verilen reseptörlerle bağlanır ve bu Siglecler, kanseri öldüren T hücrelerinin işlevini durdurur. Araştırma, hücreler arasındaki bağın belirli ilaçlar kullanılarak bozulduğunda T hücrelerinin yeniden aktive olabileceğini gösterdi. Araştırmacılar, bulgularını bağırsak kanseri hastalarından alınan biyopsi örneklerindeki stromal hücreler üzerinde test etti ve aynı sonuçları aldılar. Bu, sialik asit/Siglecler’in bağlanmasını hedeflemenin, bağışıklık baskılayıcı tümör mikroçevrelerinde anti-tümör bağışıklığını artırmak için yenilikçi bir strateji olabileceğini doğruladı.
Dr. Aideen Ryan şöyle ekledi: “Şimdi planımız, bu yeni hedefleme yaklaşımının etkilerini klinik olarak onaylanmış immünoterapilerle birleştirmeyi test etmek. Bu kombinasyonun kansere karşı bağışıklık tepkilerini iyileştireceğini umuyoruz. Laboratuvarımızda bu yeni kombinasyonları test etmek için Palleon Pharmaceuticals’ten gelen sialoglikanları hedefleyen ilaçlara, sialidazlara erişimimiz var. Bu sialidaz molekülleri, Palleon’un EAGLE gliko-immünoloji ilaç geliştirme platformundan türetilmiştir ve klinik kanıtlı bir mekanizmaya sahiptir.”
Palleon’un baş bilimci Li Peng ise şunları söyledi: “Dr. Ryan ile tümörle ilişkili stromal hücreler üzerindeki sialoglikanların anti-tümör bağışıklık yanıtlarını inhibe etme rolünü inceleme konusunda işbirliği yapmaktan memnuniyet duyuyoruz. Dr. Ryan’ın öncü araştırması, tümör mikroçevresinde stromal hücre sialoglikanlarını hedeflemenin, Palleon’un EAGLE gliko-immünoloji ilaç geliştirme platformundan türetilen bir sialidaz molekülünü kullanarak, kanser tedavi yaklaşımı olarak terapötik potansiyelini vurguluyor.”
Kaynak: https://bioengineer.org/researchers-identify-innovative-strategy-with-potential-to-enhance-bowel-cancer-treatment/