Toronto Üniversitesi’nin (U of T) araştırmacıları, kanser hücrelerinin normalde dokuların ve organların oluşumu sırasında kullanılan DNA’yı kaçırarak tümör büyümesini artırabileceğini bulmuşlardır. Bu mekanizmaya “enhancer reprogramming” denir ve mesane, uterus, meme ve akciğer kanserlerinde meydana gelir ve bu tür tümörlerin hastalarda daha hızlı büyümesine neden olabilir.
Araştırmacılar, hücrelerin, hatta kanser hücrelerinin genomdaki talimatlara, değişken bağlamlarda genlerin açılıp kapatılması için bağlı olduklarını ifade etmektedirler. Araştırmacılar, kanser hücrelerinde SOX2 geninin nasıl ifade edildiğini bulmak isteyerek bu alanda çalışmalar yapmışlardır.
Araştırma sonunda, bu “enhancer reprogramlama” mekanizmasının DNA hasarı nedeniyle mutasyondan kaynaklanmadığı, genetin açılması gerektiği zaman parçanın açılmasından kaynaklandığı bulunmuştur. Ayrıca, enhancer’ın çıkarılmasının, kanser hücrelerinin daha az yeni tümör kolonisi oluşturduğu görülmüştür.
Ekip, insan genomunda bu tehlikeli kanser geninin neden olduğunu keşfetmek için, bu DNA bölgesi olmayan farelerle deneyler yapmış ve bu farelerin boğazlarında hava ve yiyecek için ayrı bir geçit oluşmadığını bulmuşlardır. Bu, potansiyel olarak tehlikeli olan kanser geninin, insan vücudunun oluşumu sırasında hava yolu oluşumunu düzenlemek üzere insan genomunda yer alması gerektiği anlamına gelmektedir.
Ayrıca, gelişen hava yollarında rol oynayan iki protein olan FOXA1 ve NFIB’in, meme kanserinde şimdi SOX2’yi düzenlediği bulundu. FOXA1 tarafından aktive edilen ve NFIB proteinleri tarafından baskılanan gen, FOXA1’i baskılayan veya NFIB’yi aktive eden ilaçların, mesane, uterus, meme ve akciğer kanseri tedavilerini geliştirebileceği anlamına gelmektedir.